1933 yılında esnaf, sanatkâr ve küçük meslek sahiplerine uygun koşullarda kaynak aktarmak amacıyla “Halkbank ve Halk Sandıkları” kanunu kapsamında kurulan ve 1938 yılında faaliyetlerine başlayan Halkbank; 87 yıldır üretimi, istihdamı ve toplumsal refahı önceleyen vizyonuyla Türkiye’nin kalkınma yolculuğuna eşlik ediyor.
3,2 trilyon TL’yi aşan aktif büyüklüğü ve kapsayıcı projeleriyle ekonomiye yön veren Halkbank, finansal okuryazarlıktan girişimciliğe, dijital dönüşümden sürdürülebilirliğe uzanan çok boyutlu yaklaşımıyla geleceğe güvenle ilerliyor.
Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan, bu anlayışı “Ekonomik kalkınmayı yalnızca rakamsal büyüklüklerle değil; insanı, aileyi ve toplumsal dengeyi merkeze alan bir yaklaşımla değerlendiriyoruz” sözleriyle özetledi.
1938’de esnaf, sanatkârlar ve küçük meslek sahiplerine uygun koşullarda kaynak aktarmak amacıyla 1 milyon 200 bin Türk lirası sermaye ile faaliyete geçen Halkbank, aradan geçen 87 yılda 3,2 trilyon TL’yi aşan aktif büyüklüğü, 2,4 trilyon TL’yi aşan kredi hacmi ve 27 binden fazla çalışanıyla yalnızca bir finans kurumu değil, Türkiye’nin kalkınma sürecine yön veren en köklü kurumlardan biri hâline geldi.
Türkiye’nin dört bir yanına hizmet sunan Banka, üretimi, istihdamı ve toplumsal refahı odağına alan çok boyutlu kalkınma modeliyle ekonomiye desteğini sürdürüyor.
87. kuruluş yıldönümü nedeniyle bir açıklama yapan Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan, “Halkbank, yalnızca bir banka değil; ülkemizin kalkınma vizyonunun taşıyıcı sütunlarından biridir. 87 yıldır milletimizin üretim gücüne, girişimci ruhuna ve toplumsal dayanışmasına finansal güvence sağlamaktayız.
Bugün ulaştığımız 3,2 trilyon TL’yi aşan aktif büyüklük ve ülkemizin her köşesine yayılan hizmet ağımızla, sadece rakamlarda değil, toplumsal etkiyi artırmak için çalışmalarımızı sürdürmekteyiz.
Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında, ülkemizin köklü değerlerinden güç alarak ilerlemekteyiz. Bize miras bırakılan bu kıymetli değerleri büyütmek ve yarınlara daha da güçlü bir şekilde aktarmak için var gücümüzle çalışıyoruz.” dedi.
KOBİ’lerle Büyüyen, Esnafla Gelişen Bir Bankacılık
Kuruluşundan bu yana Türkiye ekonomisinin belkemiği olan esnaf, sanatkâr ve KOBİ’lere sağladığı finansmanla öne çıkan Halkbank, 2025 yılı ilk çeyreği itibarıyla , ticari kredi hacmini 1,4 trilyon TL’ye, gayri nakdi ticari kredi hacmini 880 milyar TL’ye, esnaf kredisi hacmini 269 milyar TL’ye taşıdı. KOBİ kredilerinin ticari krediler içindeki payı yüzde 55’e ulaştı. Son 20 yılda 4,5 milyon esnafa kredi kullandırımında bulunduk.
Osman Arslan, bu yaklaşımı “Geçmişten bugüne üretimin her halkasında yer alan insanımızın yanında olduk. Ticari kredilerdeki güçlü rakamlarımız ve KOBİ alanındaki liderliğimiz bu duruşun en somut göstergesidir” sözleriyle değerlendirdi.
Kadın Girişimciler İçin Kapsayıcı Destek
Üreten Kadınlar Buluşmaları ile Türkiye’nin her bir köşesindeki kadın girişimcilerin yanında olmayı sürdüren Halkbank, Kadın Kooperatiflerinin Güçlendirilmesi Çalıştayı ile sosyal girişimciliğe odaklandı. 2021 yılından bugüne kadar, farklı meslek gruplarından 250 bin kadın girişimciye, 93 milyar TL finansman sağlayan Halkbank, Üreten Kadınlar Yarışması’nı ülkemizin girişimcilik markalarından birine dönüştürürken; MasterClass eğitim programları ve Üreten Kadınlar Akademisi ile binlerce girişimci kadına ilham verdi.
Arslan, “Kadınların iş gücüne katılımını artırmak sadece ekonomik değil, aynı zamanda toplumsal adaletin ve verimliliğin de gereğidir” derken, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Kadın girişimciliği bireysel başarıdan çok daha fazlası; kalkınmanın sosyal boyutunu güçlendiren stratejik bir alandır. Kadınların kullandığı her üç girişimci kredisinden birinde Halkbank’ın imzası var. Bu sorumluluğu büyük bir inançla taşıyoruz.”
Girişimcilikte Stratejik Derinlik
Girişimciliği toplumsal dönüşümün itici gücü olarak konumlayan Halkbank, 2021 yılından bugüne kadar 202 bin girişimciye 31,8 milyar TL finansman sağladı.
Banka, Girişimci Krediler ile girişimci potansiyelinin yanında yer alarak; onları, ülkenin üretim ve istihdamına katkı vermeleri için cesaretlendiriyor.
Jet Luck Yarışması, gençlerin fikirlerini yatırımcılara sunabileceği dinamik bir platform olurken; HUBrica Programı, fintech ve yapay zekâ girişimlerine global erişim, mentörlük ve yatırım olanakları sağlıyor. Gençİz Zirvesi ise gençleri fikirlerini gerçeğe dönüştürmelerine katkı sağlayarak ilham veren bir etkileşim alanı olarak dikkat çekiyor.
Konu hakkında açıklama yapan Osman Arslan şöyle konuştu: “Girişimcilik, yalnızca iş kurmak değil; bir ülkenin entelektüel sermayesini, rekabet gücünü ve toplumsal dinamizmini inşa etme sürecidir.
Biz, yalnızca başlangıçta değil, ölçeklenme ve küreselleşme aşamalarında da girişimcilerin yanındayız. Bugün desteklediğimiz her girişim, yarının üretiminde, ihracatında ve teknolojisinde stratejik bir adımdır.”
Kız Çocuklarına Bilimle Gelecek
Halkbank, genç kızların bilim, teknoloji ve girişimcilikte güçlenmesini hedefleyen BİGE – Bilim Kızlarla Gelecek projesiyle yalnızca bireyleri değil, toplumun geleceğini de destekliyor.
STEM ve girişimcilik eksenli proje kapsamında İlham Buluşmaları, Hackathon ve Demo Day gibi aşamalarla genç kızlar fikirlerini somut projelere dönüştürme fırsatı buluyor.
Dijitalleşme ve Sürdürülebilirlikte Dönüşüm
Halkbank, güçlü teknoloji entegrasyon çalışmalarıyla, ülkemizin dijital dönüşüm ve sürdürülebilirlik hedeflerine katkı sağlamayı amaçlıyor.
Yaklaşık 7 milyon dijital müşteri ve günde 8 milyon işlem hacmi ile dijitalleşmeyi çevresel sorumlulukla entegre ediyor.
2024 yılında 522 ton atık geri dönüştüren, 108 ton plastik atığı engelleyen, 6 ton kompost mama üreten Halkbank, CDP Su Güvenliği Programı’nda ikinci kez Global A Listesi’nde yer aldı.
Osman Arslan, bu dönüşümü şöyle değerlendirdi: “Sürdürülebilirlik bizim için bir yan faaliyet değil, karar alma süreçlerimizin özüdür.
Kredilendirme politikalarımızı çevresel ve sosyal riskleri gözeterek yeniden yapılandırıyor; sadece yeşil projelere değil, dönüşüm kapasitesi olan her yapıya entegre destek sunuyoruz. Geleceği şekillendiren finansal mimarinin sorumluluğunu üstleniyoruz.”
Erken Yaşta Finansal Farkındalık: Üç Kumbara
Halkbank’ın 87. yaşında, çocuklara finansal okuryazarlık kazandırmak amacıyla hayata geçirdiği “Üç Kumbara” tiyatro oyunu, 6–12 yaş grubundaki çocuklara interaktif bir sahne deneyimiyle tasarruf, bilinçli harcama ve paylaşma kültürünü erken yaşta kazandırıyor.
Ekonomik refahın temelinin, erken yaşta atılan sağlam adımlarla başlayacağını söyleyen Osman Arslan, “Halkbank olarak yalnızca ekonomiye değil, insana ve topluma yatırım yapmanın da kalkınmanın temel taşlarından biri olduğuna inanıyoruz.
Çocuklarımızın erken yaşta sanatla buluşması, yalnızca estetik bir deneyim değil; aynı zamanda karakter gelişimlerine, değer dünyalarına ve gelecekteki toplumsal sorumluluk bilincine yapılan bir yatırımdır. Tiyatro da çocuklara dokunmanın en doğal, en etkili yollarından biri.
Onların hayal gücüne, duygularına, sorularına ulaşmak sanatla mümkün. Bu projede sadece bir oyun sahnelemiyoruz; çocuklarımızın hayatlarına değer katacak kalıcı bir bilinç tohumu ekiyoruz” dedi.
Toplumsal Refahı Önceleyen Bankacılık
12. Kalkınma Planı ve Orta Vadeli Program hedefleriyle uyumlu şekilde üretimi, istihdamı ve finansal kapsayıcılığı merkezine alan Halkbank, Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından 2025 yılının “Aile Yılı” ilan edilmesiyle birlikte; gencinden yaşlısına her yaştan aile bireylerinin ihtiyaçlarına finansal hizmetler sunarak ailelerin her zaman yanında olmayı sürdürüyor.
Halkbank, 2025 Aile Yılı kapsamında “Halkbank Ailem” çatısı altında sunduğu yeni kredi, kredi kartı, sigorta ve yatırım çözümleriyle ailelerin finansal yükünü hafifletmeyi, tasarruf alışkanlıklarını güçlendirmeyi ve yaşam kalitelerini artırmayı hedefliyor.
Aynı zamanda, geliştirdiği dijital bankacılık hizmetleriyle aile bireylerinin finansal süreçlerini kolayca yönetmelerine imkân tanıyor.
Osman Arslan bu vizyonu, “Kalkınmayı yalnızca ekonomik göstergelerle değil, güçlü aile yapısını koruyan ve toplumsal dengeyi gözeten bir perspektifle ele alıyoruz.
Ailelerin finansal refahını artıracak çözümler geliştirirken, teknolojiyi insana dokunan bir bankacılık anlayışıyla bütünleştiriyoruz. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında, ortak değerlerimizle büyüyen bir Türkiye için çalışmayı kararlılıkla sürdüreceğiz” sözleriyle ifade etti.
